Halka Açık Olmayan Şirketlerde Yönetim Kurulu’nun İç Denetim Sorumluluğu
Contents
- I. GİRİŞ
- II. TTK’DA İÇ DENETİM YÜKÜMLÜLÜĞÜ VE DENETİM KOMİTESİ
- III. ULUSLARARASI DİREKTİFLERDE İÇ DENETİM VE DENETİM KOMİTESİ
- IV. YÜKÜMLÜLÜĞÜ İHLAL HALİNDE YÖNETİM KURULUNUN SORUMLULUĞU
- V. SONUÇ
I. GİRİŞ
Anonim şirketlerin yönetim organı, şirketin işleyişini yönlendiren ve karar alma süreçlerini şekillendiren yönetim kuruludur. Türk Ticaret Kanunu[1] (TTK) ve TTK’nın emredici hükümlerine aykırı olmamak kaydıyla esas sözleşme ile yönetim kurulunun görev ve yetkilerini yerine getirirken tabi olduğu çerçeve belirlenmektedir. Bu hususlarla birlikte, OECD gibi Türkiye’nin de üye olduğu uluslararası kurumlar da şirketlerin kurumsal yönetiminin gelişmesi amacıyla ilkelerini yayınlamaktadır. Gerek ilgili mevzuat gerekse bahsi geçen kurumların ilke dokümanlarında yönetim kurulunun önemli yükümlülüklerinden biri olarak iç denetimin sağlanması vurgulanmaktadır. Payları borsada işlem gören (halka açık) şirketler bakımından Sermaye Piyasası mevzuatı ile daha kapsamlı yükümlülükler belirlenmiş olsa da bu çalışmada, anonim şirketlerin büyük çoğunluğunu oluşturan halka açık olmayan anonim şirketlerde yönetim kurulunun iç denetim sorumluluğu incelenecek ve ilgili mevzuat ile uluslararası kuruluşların ilke dokümanları ışığında değerlendirme yapılacaktır.
II. TTK’DA İÇ DENETİM YÜKÜMLÜLÜĞÜ VE DENETİM KOMİTESİ
Öncelikle TTK’nın 375. maddesi uyarınca a) Şirketin üst düzeyde yönetimi ve bunlarla ilgili talimatların verilmesi, b) Şirket yönetim teşkilatının belirlenmesi ve c) Muhasebe, finans denetimi, şirketin yönetiminin gerektirdiği ölçüde, finansal planlama için gerekli düzenin kurulması ve e) Yönetimle görevli kişilerin, özellikle kanunlara, esas sözleşmeye, iç yönergelere ve yönetim kurulunun yazılı talimatlarına uygun hareket edip etmediklerinin üst gözetimi yönetim kurulunun devredilemez görev ve yetkileri arasında sayılmaktadır. Yönetim kurulu, bu görevlerin şirketin amacına uygun olarak yerine getirilmesi ve şirketin verimli bir şekilde çalışmasını sağlamakla mükelleftir.[2] Anonim şirketlerde, iç denetim sonucu yapılan raporlamalar, yönetim kurulunun üst gözetim kapsamında alması gereken kararlara yol gösterici olacağından, iç denetim ve üst gözetim yükümlülükleri bağlantılıdır.[3] TTK’nın 375. maddesinin gerekçesine göre üst gözetim yetkisinin kapsamına “hem kuramsal açıdan hem de işletme iktisadı yönünden gerekli olan işlerin akışının gözetimi” girmektedir. Bu kapsamda, yönetim kurulunun üst gözetim görevini yerine getirmesi amacıyla iç denetim sisteminin oluşturulması ve işletilmesi, yönetim kurulunun temel görevlerinden biri olarak ortaya çıkmaktadır.
Yönetim kurulunun bu görevinin yerine getirmesinin bir yöntemi ise TTK 366. madde ile düzenlenmiştir. İlgili madde uyarınca yönetim kurulunun işlerin ilerleyişini takip etmek, kararlarını uygulatmak ve iç denetimi sağlamak amacıyla komiteler kurabileceği belirtilmektedir. Halka açık olmayan şirketlerde bu tür denetim komitelerinin oluşturulması zorunlu olmamakla birlikte, şirketin sürdürülebilirliği açısından önem taşımaktadır. [4]
TTK madde 378’e göre, pay senetleri borsada işlem gören şirketlerde yönetim kurulu, şirketin varlığını tehlikeye düşüren sebeplerin erken teşhisi ve risk yönetimi amacıyla uzman bir komite kurmak zorundadır. Sermaye Piyasası Kurulu’nun Seri II, No: 56 sayılı Kurumsal Yönetim İlkelerinin Belirlenmesine ve Uygulanmasına İlişkin Tebliğ’ine ek olarak yayınlanan Sermaye Piyasası Kurulu Kurumsal Yönetim İlkeleri’nin 4.5 maddesi ile de halka açık şirketlerde yönetim kurulu tarafından kurulması gereken komiteler düzenlenmiştir. Ancak, halka açık olmayan şirketlerde bu yükümlülük doğrudan zorunlu değildir. Yine de halka açık olmayan şirketler için de iç denetimin etkin bir şekilde sağlanması önem arz etmektedir.
Komiteler, halka açık şirketlerde kurulması zorunlu olduğu belirtilenlere[5] ek olarak yönetim kurulu tarafından kendisine esas sözleşme ile verilen yetki doğrultusunda şirketlerin özel ihtiyaçlarına göre birçok farklı konuda kurulabilmektedir. Buna göre yönetim kurulu, yönetim kurulu üyelerinin veya diğer unsurların katılımı ile, kendisinden bağımsız bir raporlama ve öneri kaynağı oluşturmak suretiyle yönetim görevini hesap verebilir ve şeffaf bir şekilde gerçekleştirebilecektir. İç denetim faaliyetleri kapsamında komiteler nezdinde hazırlanan raporlar yönetim kuruluna iletilerek, üst gözetim görevinin gereği gibi icra edilmesinde kurula destek olabilecektir.[6]
Yönetim Kurulunun bu kapsamda kurabileceği ve gerek mevzuat gerekse uluslararası kurumsal yönetim ilkeleri uyarınca kurması gereken önemli komitelerden biri denetim komitesidir. Denetim komitesi; ortaklığın muhasebe sistemi, finansal bilgilerin kamuya açıklanması, bağımsız denetimi ve ortaklığın iç kontrol sisteminin işleyişinin ve etkinliğinin gözetimini yapar.[7] Yönetim kurulu, şirket içindeki denetim mekanizmasının sağlıklı işlemesini temin etmek amacıyla iç denetim süreçlerini yönetme görevini kurulacak bir denetim komitesi ile daha etkin bir şekilde yerine getirebilir.
III. ULUSLARARASI DİREKTİFLERDE İÇ DENETİM VE DENETİM KOMİTESİ
OECD Kurumsal Yönetim İlkeleri’ne[8] göre yönetim kurulunun temel görevlerinden biri iç kontrol ve denetim mekanizmalarının oluşturulmasıdır. İlkelerin V.E.2 numaralı bölümünde, yönetim kurulunun şirketin iç kontrol sistemini denetlemekle yükümlü olduğu ve bunun için özellikle bir denetim komitesi kurulmasının önerildiği belirtilmektedir. Denetim komiteleri, şirketin finansal raporlamasının doğruluğunu sağlamak, iç denetim süreçlerini değerlendirmek ve yönetim kurulunun bağımsız kararlar almasına yardımcı olmak gibi işlevler üstlenmektedir.
Aynı doğrultuda 2014/56/EU sayılı AB Direktifine[9] göre de denetim komitesi: idari veya gözetim organını yasal denetimin sonucu hakkında bilgilendirmeli; finansal raporlama sürecini izlemeli ve bütünlüğünü sağlamak için tavsiyelerde bulunmalı; iç kalite kontrol ve risk yönetimi sistemlerinin etkinliğini izlemeli; yasal denetçilerin veya denetim firmalarının bağımsızlığını gözden geçirmeli ve izlemeli, seçim prosedüründen sorumlu olmalı ve atamaları tavsiye etmelidir.
Birleşmiş Milletler’in şirketlerin kurumsal yönetim rehberinde ise etkili bir iç denetim fonksiyonunun, bir şirketin kurumsal yönetişim çerçevesi içinde önemli bir rol oynayacağı ve bu iç denetim fonksiyonun yönetim kurulu ile birlikte denetim komitesi ile belirleneceği ifade edilmiştir.[10]
IV. YÜKÜMLÜLÜĞÜ İHLAL HALİNDE YÖNETİM KURULUNUN SORUMLULUĞU
Görüldüğü üzere, ilgili mevzuat ve uluslararası ilke dokümanları yönetim kurulunun kendisine yüklenen iç denetim yükümlülüğünü denetim komitesi aracılığıyla yerine getirebileceğini düzenlemektedir. Bu yükümlülüğün ihlali durumunda ortaya çıkacak hukuki durumu ise ayrıca incelemekte fayda bulunmaktadır.
TTK madde 553/1 uyarınca yönetim kurulu üyeleri, şirketin kanuni ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini ihlal etmeleri durumunda hem şirkete hem pay sahiplerine hem de şirket alacaklılarına karşı verdikleri zararlardan sorumlu tutulabilirler.
Bu doğrultuda doktrinde de şirketin kötü yönetimine zamanında müdahale etme gerekliliğini fark edemeyen veya gözetim görevini yerine getirse bile gerektiğinde uygun talimat vermeyen yönetim kurulu ve üyelerinin, üst gözetim yükümlülüklerini ihlal etmiş sayılacağı savunulmaktadır.[11]
Bu çerçevede, iç denetim sisteminin kurulması ve işletilmesi konusunda ihmal veya kusur gösteren yönetim kurulu üyeleri, tazminat yükü altına girebilir. Dolayısıyla, halka açık olmayan anonim şirketlerde de yönetim kurulunun iç denetim süreçlerine önem vermesi, hukuki risklerden kaçınmak açısından kritik bir unsurdur.
V. SONUÇ
Halka açık olmayan anonim şirketlerde yönetim kurulunun iç denetim sorumluluğu, doğrudan yasal bir zorunluluk olmasa da TTK’nın ilgili hükümleri, OECD, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletlerin kurumsal yönetim ilke dokümanları çerçevesinde büyük önem taşımaktadır. Yönetim kurulu, şirketin finansal güvenilirliğini sağlamak, hukuki riskleri minimize etmek ve paydaşların haklarını korumak adına etkin bir iç denetim mekanizması oluşturmalıdır. Halka açık şirketlerde olduğu gibi, halka açık olmayan şirketlerde de iç denetim süreçlerine önem verilmesi, şirket yönetiminin daha şeffaf ve güvenilir hale gelmesini sağlayacaktır. Bu nedenle, yönetim kurulu üyelerinin sorumluluklarını yerine getirirken iç denetim sistemlerini dikkate almaları, hem hukuki yükümlülüklerden doğabilecek riskleri azaltacak hem de şirketin uzun vadeli başarısına katkıda bulunacaktır.
[1] 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu
[2] DOĞAN, Beşir Fatih, Yönetim Kurulunun Devredilemez Yetkileri ve Yönetim Yetkisinin Devri, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, Yıl 2012, Cilt: 18 Sayı: 2, 609 – 640.
[3] KAYIHAN, Şaban, 6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu’na Göre Anonim Şirketlerde Üst Gözetim: Denetim-Kontrol-Revizyon, Seçkin, Ankara, 2011, s. 29
[4] CÖMERT, Nuran; Türk Ticaret Kanunu Tasarısında İç Denetim ve İç Kontrol, İç Denetim Dergisi, Kış. 2008, Sa. 21, s. 3.
[5] Kurumsal Yönetim Tebliği, Sermaye Piyasası Kurulu
[6] ALIŞKAN, M., ÖZATLAN, Y., Anonim Şirkette Üst Gözetim Görevinin Hukuki Sorumluluk Boyutu, İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt: 21, Sayı: 2, Temmuz 2022, Sayfa: 107-156
[7] KAYA, Mustafa İsmail, Anonim Şirket Yönetim Kurulunun Denetim ve Gözetim Görevi, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C. 16, s. 3266
[8] OECD (2023), G20/OECD Principles of Corporate Governance 2023, OECD Publishing, Paris,
https://doi.org/10.1787/ed750b30-en.
[9] Directive 2014/56/EU of the European Parliament and of the Council of 16 April 2014 amending Directive 2006/43/EC on statutory audits of annual accounts and consolidated accounts Text with EEA relevance.
[10] Guidance on Good Practices in Corporate Governance Disclosure, United Nations Conference on Trade and Development, UN, 2006
[11] ALTAY, Anlam, Anonim Ortaklıkta Yönetim Yetkilerinin Devrinin Sorumluluğa Etkileri, Vedat Kitapçılık, İstanbul, 2011, s. 137-138
The content and materials published on this website are provided for informational purposes only and should not be used as a legal opinion in any way. This website and the information contained are not intended to establish an attorney-client relationship.