Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar Kapsamında Dövizle Sözleşme Yapma Yasağının Eser Sözleşmelerindeki Uygulaması

02.12.2024

Contents

Özet

Dövizle sözleşme yapma yasağı, bir sözleşme ilişkisinden kaynaklanan ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endekslenerek belirlenmesini sınırlandıran düzenlemeyi ifade etmektedir. Dövizle sözleşme yapma yasağının temel dayanağını 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun (“1567 Sayılı Kanun”)[1] oluşturmakla birlikte, söz konusu yasağa ilişkin  düzenlemeler 07.08.1989 tarihli 32 Sayılı Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında Karar (“32 Sayılı Karar”)[2] ile 32 Sayılı Karar’a istinaden Hazine ve Maliye Bakanlığı’nca (“Bakanlık”) yayımlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin 2008-32/34 Sayılı Tebliğ (“32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ”)[3] ile belirlenmiştir. Bu çalışmamızda, öncelikle dövizle sözleşme yapma yasağına ilişkin yasal düzenlemelere kısaca yer verilecektir. Dövizle sözleşme yapma yasağının hukuki dayanağı ve kapsamına ilişkin hususlar ele alındıktan sonra söz konusu yasak, eser sözleşmesi kapsamında değerlendirilecek olup dövizle sözleşme yapma yasağının eser sözleşmelerine ilişkin istisnaları incelenecek ve son olarak yasağa uyulmamasının hukuki sonuçları ele alınacaktır.

Anahtar Kelimeler: 32 sayılı Karar, 32 sayılı Karara İlişkin Tebliğ, Eser Sözleşmesi, Ödeme Yükümlülüğü, Döviz, Dövize Endeksli, Yasak, İstisna


I. GİRİŞ

Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair 12.09.2018 tarih ve 85 Sayılı Cumhurbaşkanı Kararı[4]  (“85 Sayılı Karar”) ile 32 Sayılı Karar’ın 4. maddesine (g) bendi eklenmiş ve Türkiye'de yerleşik kişilerin, Bakanlık’ça belirlenen haller dışında, kendi aralarındaki menkul ve gayrimenkul alım satım, taşıt ve finansal kiralama dâhil her türlü menkul ve gayrimenkul kiralama, leasing ile iş, hizmet ve eser sözleşmelerinde sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılamayacağı (dövizle sözleşme yapma yasağı) hüküm altına alınmıştır. Dövizle sözleşme yapma yasağı, yalnızca ilgili maddede sayılan sözleşme tiplerinde uygulama alanı bulmakta olup bu çalışmamızın konusunu ise söz konusu yasağın 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (“TBK”)[5] 470 ile 486. maddeleri arasında düzenlenen eser sözleşmeleri bakımından incelenmesi oluşturmaktadır.

II. DÖVİZLE SÖZLEŞME YAPMA YASAĞINA İLİŞKİN YASAL DÜZENLEMELER

Dövizle sözleşme yapma yasağının temel dayanağını oluşturan 85 Sayılı Karar’ın uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemek amacıyla Bakanlık tarafından öncelikle Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin 2008-32/34 Sayılı Tebliğ’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (“Tebliğ No: 2018-32/51”)[6] yayımlanmış ve 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ’in mülga 8. maddesi “Döviz Cinsinden ve Dövize Endeksli Sözleşmeler” başlığı ile yeniden düzenlenmiştir. Ancak, 85 Sayılı Karar’ın uygulanmasında yaşanan belirsizliklerin giderilmesinde Tebliğ No: 2018-32/51 ile getirilen düzenlemelerin yetersiz kalması üzerine, Bakanlık tarafından bu kez Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin 2008-32/34 Sayılı Tebliğ’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (“Tebliğ No: 2018-32/52”)[7] yayımlanarak 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ’in 8. maddesi tekrar değiştirilmiş ve yasağın kapsamı daha net bir şekilde belirlenerek 85 Sayılı Karar uyarınca dövizle sözleşme yapma yasağının istisnaları düzenlenmiştir.

85 Sayılı Karar ve buna istinaden çıkarılan ikincil düzenlemelerin uygulanmasında ortaya çıkan soruları netleştirmek ve meydana gelen belirsizlikleri çözmek amacıyla Bakanlık tarafından “Sıkça Sorulan Sorular” adı altında çıkarılan 12.10.2018, 16.10.2018 ve son olarak 27.02.2019 tarihli duyurular Bakanlık sitesinde ilan edilmiştir.[8]

Tebliğ No: 2018-32/52’nin yayımından günümüze kadar, Bakanlık tarafından yürürlüğe konulan yasal düzenlemeler ile 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ’in 8. maddesinde zaman zaman değişiklikler yapılmış olmakla birlikte, söz konusu düzenlemeler kapsamında eser sözleşmelerindeki ödeme yükümlülüklerinin döviz ve dövize endeksli olarak kararlaştırılmasına ilişkin ilave bir yükümlülük veya istisna getirilmemiş olduğundan bu çalışmamızda 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ’de sonradan yapılan değişikliklere yer verilmemiştir.

III. 85 SAYILI KARAR İLE GETİRİLEN DÖVİZLE SÖZLEŞME YAPMA YASAĞINA İLİŞLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER

85 Sayılı Karar ile 32 Sayılı Karar’ın 4. maddesine eklenen (g) bendi yalnızca Türkiye’de yerleşik kişilerin kendi aralarında akdedecekleri belirli sözleşme tipleri için dövizle sözleşme yapılmasına ilişkin sınırlamalar getirmektedir. Dolayısıyla, taraflardan birinin yurt dışında olduğu sözleşmeler ilgili madde hükmü kapsamı dışındadır.

Söz konusu madde hükmü bakımından Türkiye’de yerleşik kişiler; yurt dışında işçi, serbest meslek ve müstakil iş sahibi Türk vatandaşları dahil Türkiye’de kanuni yerleşim yeri bulunan gerçek ve tüzel kişileri ifade etmektedir.[9] Diğer bir deyişle, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile vatandaşlık bağı bulunmayan ancak Türkiye’de kanuni yerleşim yeri bulunan gerçek kişiler ile Türkiye’de kanuni yerleşim yeri bulunan tüzel kişiler bu düzenleme kapsamına dahildir ve ilgili yasal düzenlemelerin uygulanması bakımından Türkiye’de yerleşik olarak kabul edilmektedir. Ayrıca, Türkiye’de yerleşik kişilerin yurt dışındaki şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu, işlettiği veya yönettiği fonlar, doğrudan veya dolaylı olarak yüzde elli ve üzerinde pay sahipliklerinin bulunduğu şirketler 32 sayılı Karar’ın 4. maddesinin (g) bendi uygulaması kapsamında Türkiye’de yerleşik olarak değerlendirilir. Ancak, sözleşmenin yurt dışında ifa edilmesi durumunda bu hüküm uygulanmaz.[10]

32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ uyarınca, uluslararası piyasalarda fiyatı döviz cinsinden belirlenen kıymetli madenlere ve/veya emtiaya endekslenen ve/veya dolaylı olarak dövize endekslenen sözleşmeler, 32 sayılı Karar’ın 4. maddesinin (g) bendi uygulaması bakımından dövize endeksli sözleşme olarak değerlendirilir.[11]

32 Sayılı Karar’ın 4. maddesine (g) bendi ile getirilen düzenleme, yalnızca 32 Sayılı Karar’da belirtilen sözleşmelerdeki sözleşme bedelinin değil, sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin de döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılamayacağını düzenlemektedir. Buna göre, söz konusu düzenleme, sözleşmelerde belirlenen sözleşme bedeline uygulanacak her türlü faiz, gecikme tazminatı, cezai şart ve her türlü tazmin yükümlülüklerini de kapsamaktadır.

İlaveten, 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ’in 8. maddesi uyarınca, sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılamayan sözleşmeler kapsamında düzenlenecek kıymetli evraklarda yer alan bedellerin de döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak belirlenmesi mümkün değildir. [12] Ancak, 32 sayılı Karar’ın yürürlüğe girdiği 13.09.2018 tarihinden önce düzenlenmiş ve dolaşıma girmiş bulunan bu kapsamdaki kıymetli evraklar bu madde hükmünden istisnadır.

IV. ESER SÖZLEŞMELERİ KAPSAMINDA DÖVİZ YASAĞI VE İSTİSNALARI

A. Eser Sözleşmesine ilişkin Düzenleme ve Yasağın Eser Sözleşmesi Özelindeki İstisnası

TBK kapsamında, eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Dolayısıyla, inşaat ve EPC sözleşmeleri, anahtar teslim projelere ilişkin sözleşmeler veya eserin meydana getirilmesinde yüklenicinin kişisel özelliklerinin önem taşıdığı benzer nitelikteki sözleşmeler eser sözleşmesi olarak yorumlanmakta ve ilgili mevzuatta eser sözleşmesine ilişkin hükümlere tabi olmaktadır.

Tebliğ No: 2018-32/51 ile getirilen düzenlemeler kapsamında 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ’in yeniden düzenlenen 8. maddesinin 5. fıkrasında eser sözleşmeleri ile ilgili  olarak “Türkiye’de yerleşik kişiler; kendi aralarında akdedecekleri, 16/12/1999 tarihli ve 4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu ile 491 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunda tanımlanan gemilerin inşası, tamiri ve bakımı dışında kalan eser sözleşmelerinde sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştıramazlar.” şeklinde hüküm yer almaktaydı.

Ancak 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ’de Tebliğ No: 2018-32/52 ile yapılan değişiklikler sonrasında, eser sözleşmesine ilişkin yasak maddesi 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ’in 8. maddesinin 8. fıkrasında “Türkiye’de yerleşik kişilerin kendi aralarında akdedecekleri; döviz cinsinden maliyet içeren eser sözleşmelerinde, sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırmaları mümkündür.” şeklinde düzenlenerek döviz cinsinden maliyet içeren tüm eser sözleşmeleri dövizle sözleşme yapma yasağında istisna kapsamına dahil edilmiş ve eser sözleşmelerine ilişkin istisna önemli ölçüde genişletilmiştir.

Başka bir deyişle, kural olarak eser sözleşmelerinde, sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması yasaktır. Ancak, eser sözleşmesinin döviz cinsinden bir maliyet içermesi durumu bir istisna hali teşkil etmekte ve bu durumda eser sözleşmesi kapsamında sözleşme bedeli ve diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılabilmektedir. 

Ayrıca, söz konusu maliyetin içermesi gereken döviz unsuru konusunda herhangi bir oran belirlenmemiştir. Nitekim, Bakanlığın internet sitesinde “Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (2018-32/52) Kapsamında Sıkça Sorulan Sorular” başlığı ile yayımlanan bilgilendirme yazısının[13] 6 numaralı sorusunun cevabında dövizle sözleşme yasağının uygulanmaması için eser sözleşmesinin mutlaka belli bir oranın üzerinde döviz cinsinden maliyet içermesinin gerekmediği, maliyetlerin bir kısmının döviz cinsinden olmasının sözleşme bedeli başta olmak üzere bu sözleşmelerden kaynaklanan ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılabilmesi için yeterli olduğu ifade edilmiştir.

B. Eser Sözleşmelerine Uygulanabilecek Genel İstisna Halleri

Dövizle sözleşme yapma yasağına ilişkin olarak eser sözleşmelerinde uygulanabilecek diğer istisnalar 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ’in 8. maddesinin sair fıkralarında düzenleme alanı bulmuştur. Bu kapsamda, kamu kurum ve kuruluşlarının taraf olduğu döviz cinsinden veya dövize endeksli ihaleler, sözleşmeler ve milletlerarası antlaşmaların ifası kapsamında gerçekleştirilecek olan projeler dahilinde; yükleniciler veya görevli şirketlerin ve bunların sözleşme imzaladığı tarafların üçüncü taraflarla akdedeceği veya bahsi geçen projeler çerçevesinde akdedilecek, gayrimenkul satış sözleşmeleri ve iş sözleşmeleri dışında kalan sözleşmelerde, sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkün kılınmıştır.[14]

İlgili fıkrada yalnızca gayrimenkul satış sözleşmeleri ve iş sözleşmeleri istisna kapsamının dışına çıkarılmış olduğundan kamu kurum ve kuruluşlarının taraf olduğu döviz cinsinden veya dövize endeksli ihaleler, sözleşmeler ve milletlerarası antlaşmaların ifası kapsamında gerçekleştirilecek projeler için akdedilecek eser sözleşmelerinde sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılabilecektir.

İlgili düzenlemede adı geçen kamu kurum ve kuruluşları ibaresi ile 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nda[15] genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri olarak ifade edilen, anılan Kanun'un I, II, III ve IV sayılı cetvellerinde bahsedilen kurumlar, idareler ve mahalli idareler ile doğrudan ve dolaylı olarak en az %50'si bu kurum ve idarelere ait olan şirketler ifade edilmektedir.

Benzer şekilde, kamu kurum ve kuruluşlarına ilişkin istisna hali saklı kalmak kaydıyla, 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ’in 8. maddesinin bir diğer fıkrasında kamu kurum ve kuruluşlarının veya Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı şirketlerinin taraf olduğu gayrimenkul satış ve gayrimenkul kiralama dışında kalan sözleşmelerde, sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması, ödenmesi ve kabul edilmesi mümkün kılınmıştır.[16] Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı şirketleri ile kastedilen ise sermayesinin en az yüzde ellisi doğrudan veya dolaylı olarak Türk Silahlı Kuvvetlerini güçlendirmek amacıyla kurulmuş bulunan Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı’na ait olan ASELSAN, HAVELSAN, ROKETSAN gibi şirketlerdir. Dolayısıyla, söz konusu şirketlerin taraf olduğu eser sözleşmeleri bakımından da sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılmasına bir engel bulunmamaktadır.

V. YAPTIRIM

Normlar hiyerarşisi kapsamında, 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ’de yer alan düzenlemelere aykırı davranılması halinde, 1567 Sayılı Kanun’un 3. maddesinin 1. fıkrası gereğince sözleşmenin her bir tarafı için ayrı ayrı olmak üzere idari para cezası uygulanmaktadır. 1567 Sayılı Kanun’un ilgili maddesinde belirlenen tutarlar anılan Kanun’da 2008 yılında yapılan değişikle belirlenen tutarlar olup bu tutarlar 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu’nun[17] 17. maddesinin 7. fıkrası uyarınca her yıl yeniden değerleme oranları dikkate alınarak güncellenmektedir. Tekerrür durumunda ise bu cezalar iki katı olarak uygulanmaktadır. Ancak 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ’e aykırılıklara ilişkin olarak Cumhuriyet Başsavcılıkları nezdinde işlem başlatılabilmesini teminen Bakanlık’a gönderilen ihbarların ekinde söz konusu iddiaları destekleyici somut bilgi ve tevsik edici belgelerin (fatura, sözleşme örneği, fiyat teklifi vb.) yer alması gerekmektedir. Hiçbir somut belgeye dayanmayan ihbarlar hakkında Bakanlık’ça işlem tesis edilememektedir.

VI. SONUÇ

85 Sayılı Karar ile 32 Sayılı Karar’ın 4. maddesine eklenen (g) bendi ve sonrasında Bakanlık tarafından çıkarılan ikincil düzenlemeler ile Türkiye’de ekonomik istikrarın sağlanması ve Türkiye’de yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin para borcu içeren sözleşmelerinde Türk Lirası kullanımının teşvik edilmesi amaçlanmaktadır.

TBK’nın ilgili maddelerinde düzenleme alanı bulan eser sözleşmeleri de 32 Sayılı Karar’da yasak kapsamına dahil edilmiş ancak daha sonra getirilen düzenlemeler ile yasağın eser sözleşmelerine uygulanabilecek istisnaları belirlenmiştir. Söz konusu istisna hallerinden birinin dahi mevcut olması halinde, eser sözleşmelerindeki sözleşme bedeli ve bundan kaynaklanan ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkün kılınmıştır.


KAYNAKÇA

1. Ercüment Özkaraca, “Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararın İş Sözleşmelerinde Uygulama Alanı”, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, Cilt 25, Sayı 1, 2019

2. Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2008-32/34)’de 16/11/2018 Tarihinde Yapılan Değişiklik ile İlgili Olarak Sıkça Sorulan Sorular

(https://www.hmb.gov.tr/finansal-piyasalar-ve-kambiyo-sikca-sorulan-sorular)


[1] 25.02.1930 tarihli ve 1433 sayılı Resmi Gazete

[2] 11.08.1989 tarihli ve 20249 sayılı Resmi Gazete

[3] 28.02.2008 tarihli ve 26801 sayılı Resmi Gazete

[4] 13.09.2018 tarihli 30534 sayılı Resmi Gazete

[5] 04.02.2011 tarihli ve 27836 sayılı Resmi Gazete

[6] 06.10.2018 tarihli ve 30557 sayılı Resmi Gazete

[7] 16.11.2018 tarihli ve 30597 sayılı Resmi Gazete

[8] Ercüment Özkaraca, “Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Kararın İş Sözleşmelerinde Uygulama Alanı”, Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Hukuk Araştırmaları Dergisi, Cilt 25, Sayı 1, 2019, s. 188

[9] 32 Sayılı Karar, m. 2(b)

[10] 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ, m. 8/24

[11] 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ, m. 8/23

[12] 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ, m. 8/22

[14] 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ, m. 8/16

[15] 24.12.2003 tarihli ve 25326 sayılı Resmi Gazete

[16] 32 Sayılı Karar’a İlişkin Tebliğ, m. 8/15

[17] 31.03.2005 tarihli ve 25772 (mükerrer) sayılı Resmi Gazete

This website is available “as is. Turkish Law Blog is not responsible for any actions (or lack thereof) taken as a result of relying on or in any way using information contained in this website, and in no event shall they be liable for any loss or damages.

The content and materials published on this website are provided for informational purposes only and should not be used as a legal opinion in any way. This website and the information contained are not intended to establish an attorney-client relationship.
th
Ready to stay ahead of the curve?
Share your interest anonymously and let us guide you through the informative articles on the hottest legal topics.
|
Successful Your message has been sent