Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da Yapılan Değişiklikler: Yaptırımlara Dair Güncellemeler
Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun TBMM Genel Kurulunda kabul edilerek yasalaşmıştır. İlgili değişiklik ile, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (“Kanun”) reklam ve ticari uygulamalar, doğrudan satış sistemleri, tüketici kredisi, elektronik ticaret ve diğer tüketici işlemleri hakkında önemli değişiklikler getirilmiştir. Bu değişiklikler ile hukuka aykırı reklam ve ticari uygulamalara uygulanacak yaptırımların büyük oranda arttırıldığı dikkat çekmektedir.
Daha önce, Kanun’un öngördüğü mevcut yaptırımlar, aykırılığın gerçekleştiği mecraya göre maktu tutarlar olarak belirlenmekteydi. Örneğin aykırılığın internet aracılığıyla gerçekleşmesi halinde 2024 yılı için 550.059 TL idari para cezası uygulanacağı belirtilmekteydi. Yeni kabul edilen değişiklik ile birlikte her bir mecra için maktu bir tutar uygulaması terk edilmiş, bunun yerine alt ve üst limitler belirlenmiştir. Buna göre, aykırılık;
- Yerel düzeyde yayın yapan televizyon kanalı aracılığı ile gerçekleşmiş ise 110.000 TL’den 1.100.000 TL’ye kadar,
- Ülke genelinde yayın yapan televizyon kanalı aracılığı ile gerçekleşmiş ise 2.210.000 TL’den 22.100.000 TL’ye kadar,
- Süreli yayınlar aracılığıyla gerçekleşmiş ise (a) ve (b) bentlerinde belirtilen cezaların yarısı,
- Yerel düzeyde veya uydu üzerinden yayın yapan radyo kanalı aracılığı ile gerçekleşmiş ise 60.000 TL’den 600.000 TL’ye kadar, altmış
- Ülke genelinde yayın yapan radyo kanalı aracılığı ile gerçekleşmiş ise 600.000 TL’den 6.000.000 TL’ye kadar,
- Uydu üzerinden yayın yapan televizyon kanalı veya internet aracılığı ile gerçekleşmiş ise 600.000 TL’den 6.000.000 TL’ye kadar,
- Kısa mesaj aracılığı ile gerçekleşmiş ise 280.000 TL’den 2.800.000 TL’ye kadar,
- Diğer mecralar aracılığı ile gerçekleşmiş ise 60.000 TL’den 600.000 TL’ye kadar, idari para cezası verilecektir.
Reklam Kurulu’nun, alt ve üst sınırlan belirtilen idari para cezalarını uygularken aykırılığın haksızlık içeriği, aykırılık dolayısıyla elde edilen menfaatin veya neden olunan zararın büyüklüğü ile aykırılığı gerçekleştirenin kusuru ve ekonomik durumu gibi hususları dikkate alacağı belirtilmiştir. Oluşturulan bu ölçütlerle Reklam Kurulu’na tanınan takdir yetkisi belirli kriterlere bağlanarak hukuki belirliliğin ve güvenliğin sağlanması hedeflenmiştir.
Bunun yanında, Reklam Kurulu’nun hükmettiği idari para cezalarına karşı uzlaşma imkanı da tanınmıştır. Kanun’un değişiklik öncesi halinde de uzlaşma kurumu düzenlenmekteyken Reklam Kurulu cezaları hariç tutulmaktaydı. Yapılan değişiklik ile cezaların çıkarıldığı yüksek tutarı ve alt ve üst sınırlar arasında Reklam Kurulu’na tanınan geniş takdir yetkisi göz önünde tutularak, verilen cezalar hakkında muhataplar arasında uzlaşma imkanı yaratılmış oldu. Bu sayede, ticari reklam ve haksız ticari uygulamalara ilişkin hükümlerin ihlalinden kaynaklanan idari işlemlere ilişkin dava süreçlerinin neden olacağı kamusal maliyetler ile ihlalin ve sürecin hızlı ve kesin bir şekilde sonlandırılması sayesinde elde edilecek kamusal faydalar dikkate alınarak, kanunun diğer hükümlerinin ihlali halinde mevcut durumda uygulanmakta olan uzlaşma müessesesinin ticari reklam ve haksız ticari uygulamalara ilişkin hükümler için de uygulanmasına imkan tanındığı ve aynı Kanun kapsamında cezaya muhatap olan gerçek veya tüzel kişilere uzlaşma imkanı bakımından eşitlik sağlandığı belirtilmektedir.
Bu yeni değişiklik ile Reklam Kurulu’nun haksız ve aldatıcı ticari uygulamalar ile hukuka aykırı reklamlara geçit vermediği ortaya konulmuştur. Sonuç olarak, bu yeni düzende reklam verenlerin pazarlama aktivitelerinde çok daha özenli ve dikkatli hareket etmeleri önerilmektedir. Aksi takdirde hukuka aykırı olduğu tespit edilen reklam ve ticari uygulamalar için oldukça yüksek cezalar söz konusu olabilecektir.
İlgili Kanun teklifine bu link üzerinden ulaşabilirsiniz.